Bozbaş
Tarif: Bir tencere içerisine yağ eklenir ve isteğe göre soğan kıyılır. Akabinde salça eklenir ve isteğe göre domates de eklenebilir. Soğanlar pembeleşince içerisine suyu eklenir. Bozbaş, küçükbaş veya büyükbaş hayvanın kemikli etinden yapıldığı için isteğe göre kemikli et kaynayan karışıma eklenir. Akabinde lepe, sarıkök ve iri doğranmış patatesler bu karışımla birleştirilir. Etin pişmesi ile metal maşrapaya ya da tabağa alınan karışımın suyu üzerine lavaş doğranarak tüketilmektedir.
Bozbaş yemeği, 2021 yılında Mahreç işareti almıştır.
Şekil 1. Bozbaş
Kayısı Reçeli
Şalak, Teberze, Ordubat ve Teyvent gibi çeşitleri bulunmakla birlikte ilin öne çıkan tarımsal potansiyellerinden biridir. Genellikle Haziran ayının son haftasında toplanmaktadır.
Tarif: Kayısılar yıkanarak kabukları soyulur ve çekirdekleri çıkarılır. Çıkarılan çekirdekler kırılarak içleri de şeker ve su ile kaynayan kayısılara eklenir. Kıvamını bulunca ateşten alınır. Daha sonra sıcak halde kavanozlara doldurulur ve ters çevrilerek bir süre bekletilir. Soğumasının ardından yemeye hazır hale gelir.
Şekil 2. Kayısı Reçeli
Patlıcan Reçeli
Patlıcan reçeli, Iğdır’a özgü reçellerin başında gelmektedir. “Patlıcandan reçel mi olur?” sorusuna karşın tadı ve kıvamıyla diğer reçellerden hiçbir farkı bulunmamaktadır. Ürün, Iğdır’da “kara badımcan” olarak bilinen küçük patlıcan çeşidi ile üretilmektedir.
Yörede bulunan kadınlar ve kadın kooperatifleri için önemli bir gelir kaynağı da olan patlıcan reçelinin 2021 yılından bu yana Mahreç İşareti bulunmaktadır.
Tarif: Reçelin yapımı da diğer reçellere göre oldukça farklılık göstermektedir. Patlıcanlar, bir gün öncesinden kireç suyuna yatırılan patlıcanların siyah suyunun çıkması sağlanır. Bu işlemden sonra kaynatılan patlıcanlar şekerli su için hazır hale getirilir. Patlıcanlar kaynayınca kabukları el yordamıyla soyulur. Akabinde başka bir tencere ya da kazan içerisine alınır ve şekeri eklenir. İçerisindeki çekirdekleri gözle görülür hale gelene kadar şekerli suda kaynatılır. Daha sonra içerisine limon atılarak bir süre daha kaynatılır. Akabinde kavanozlanarak tüketime hazır hale gelir.
Şekil 3. Patlıcan Reçeli
Karabağ Kilimleri
El sanatları alanında Iğdır’ın en bilinen ürünlerin olan Karabağ kilimleri geleneksel Türk kilim motiflerinin dışında kültürü ve tarihi taşıyan izleriyle dikkat çekmektedir. Karabağ kilimlerinde geleneksel geometrik desenli Türk kilim tarzından farklı olarak çoğunlukla gül ve büyük denebilecek ölçüde çiçek motifleri kullanılmaktadır. Genellikle bölgede de sıkça yetiştirilen küçükbaş hayvanların yününden, kilimlerde kullanılan işliklerin atkısı, çözgüsü ve diğer iplikleri yapılmaktadır. Kilimlerin renklendirilmesinde kökboyası tercih edilmektedir.
Şekil 4. Karabağ Kilimi
Miskali Üzümü
Iğdır Beyaz Üzümü veya Miskali üzümü, genellikle Iğdır ilinin doğu kısmında, Aralık ilçesinde ve özellikle Kadıkışlak köyünde yetiştirilmektedir. Mikroklima ikliminin getirdiği avantaj sayesinde karasal iklimden çok etkilenmediği için yetiştirilmesi mümkün olmuştur. Miskali üzümü, 09.08.2021 tarihinde tescillenmiş olup Menşe Adı’na sahiptir.
Şekil 5. Miskali Üzümü
Taş Köfte
Taş Köfte, Iğdır’ın Türk mutfağına kazandırdığı bir diğer gastronomi değeridir. Uzun yıllardır mutfaklarda kendine has bir yer edinmiş Taş Köfte, yapım tekniği ve lezzetiyle bir fark yaratmaktadır. Taş köftenin içine konulan erik de bu yemeğin özgünlüğünü artırmaktadır. Taş köfte yemeği, 2017 yılından bu yana Mahreç İşareti’ne sahiptir.
Tarif: İlk olarak sağlam bir kaide üzerinde tahta tokmak ile et dövülür. Sinirlerinden ayrılana kadar dövülen et ufak parçalar haline gelir. Bu ufak parçalar; lepe, maydanoz, pirinç ve kimi zaman yumurta ile birleştirilerek yoğrulur. Sarı kök, karabiber de eklenerek yoğurma işlemi devam eder. Akabinde top haline getirilen köftenin içerisinde parmak ile bir boşluk açılır ve buraya alça konularak tekrar yuvarlak şekil verilir. Soğanlar salça ile kavrulduktan sonra su eklenir. Biraz kaynamaya başlayınca köfteler eklenir ve nispeten iri doğranan patateslerin eklenmesinden sonra et pişinceye kadar beklenir.
Şekil 6. Taş Köfte
Omaç Aşı
Omaç Aşı neredeyse 2 asırdır Iğdır yöresinde bilinen ve halk arasında tercih edilen bir yemektedir İçeriği çok zengin olan bu yemek genellikle kış aylarında tüketilmektedir. Omaç Aşı, 2021 yılında Mahreç işareti almıştır.
Tarif: Maş haşlanır. Evelik de yeşil suyu çıkana kadar haşlanır. Soğan kavurulur, salça eklenir. Su eklenir. Biraz bulgur, biraz pirinç, maş, evelik, alça eklenir. Bu karışım özdeşleştikten sonra erişte eklenir. Tuz, karabiber eklenir. Et suyu ile yapılması tavsiye edilmektedir. Kimi zaman et de eklenir.
Şekil 7. Omaç Aşı
Kızıl Gül Reçeli
Iğdır’da özgü olarak bilinen bir diğer yöresel ürün olan kızıl gül ile pek çok ürün yapılmaktadır. Kızıl gülün kendine has pembeliğini görebileceğiniz gül reçeli hem lezzeti hem de görüntüsü ile olağandan farklı bir deneyim sunmaktadır.
Tarif: Iğdır’da genellikle Mayıs ayında toplanan kızıl gül, yörede yaşayan kadınlar tarafından genellikle gün ağarırken toplanarak yaprakları haşlanır. Daha sonra avuçta sıkılır ve akabinde haşlandığı suya şeker ilave edilerek kaynamaya bırakılır. Kıvam alınca da kavanozlanır.
Şekil 8. Kızıl Gül Reçeli
Iğdır Bebekleri
Iğdır bebekleri, Kafkaslara özgü kıyafetlerle yerel motiflerin kesiştiği değerlerden biridir. Milli günlerde, özel günlerde giyilen elbise türüdür.Iğdır İl Halk Eğitim Müdürlüğü bünyesinde eğitimi verilen ve kadınlar tarafından üretilen bu bebekler, tamamen el işçiliği ile yereldeki kültürel değerlerin yansımasını ortaya koymaktadır.
Şekil 9. Iğdır Bebekleri
Şekil 10. Iğdır Bebekleri
Bağa Yaprağı Sarması
Bağa yaprağı veya sinir otu, nemli ortamlarda, yol kenarlarında, kırlarda yetişen bir yıllık otsu bir bitkidir. Genellikle Mayıs- Eylül arasında toplanır. Diğer yandan, Iğdır’da aynı diğer bitki yaprakları gibi salamura hali de bulunmakta ve tüketilmektedir. Iğdır ilinde en çok Tuzluca ilçesinde ve ilçenin dağ köylerinde bulunmaktadır. Bağa yaprağının ilginç bir özelliği ise eski zamanlardan itibaren açık yaraların tedavisinde kullanılmasıdır. Özellikle çocukların ufak yaralanmalarında bağa yapraklarını çiğnenerek yara üstüne kapatılır ya da ezilerek merhem şeklinde sürülür. Ayrıca yapraklarını çiğnemenin ise diş ağrısına ve diş taşına iyi geldiği söylenmektedir.
Tarif: Bağa yaprakları önce kaynatılır. Daha sonra yeterince kaynayan yapraklar ayrı bir tabağa alınır. Sarmanın içi için pirinç, domates, biber salçası, soğan, sarımsak, maydanoz ve baharatlar kavrulur. Hazır hale gelen iç ile sarma işlemi yapılır. Limon ile tüketilir.
Şekil 11. Bağa Yaprağı Sarması